Onlar her yerde olabilirler. Bazen iş hayatımızda karşımıza çıkarlar, hatta ´patron´umuz olup hayatımızı karartırlar; bazen en yakın dostumuz ya da komşumuz olurlar, canımızı sıkarlar; bazense... -işte bu hayli vahim bir durum olabilir!- hayatı paylaştığımız kişi, yani eşimiz olurlar. Ülkelerinin öndegelen psikiyatr ve psikoterapi uzmanlarından ikisi olan François Lelord ve Christophe André, iş ya da özel dünyalarında yaşadıkları sorunlar nedeniyle kendilerine başvuran hastaların büyük bir çoğunluğunda -biraz da hayretle- aynı durumu gözlemlediler: Bu kişilerin problemleri, hayatlarının orasında ya da burasında yer alan -bir ya da daha fazla sayıda olabilirler- ´başka kişiler´de odaklanıyordu. Yazarlara göre bu ´başka kişiler´, birer Zor Kişiliklerdi. Bunlar çeşitli tipler de olabilirdi: Kaygılı ya da paranoyak, histriyonik ya da saplantılı, narsist ya da şizoid, depresif ya da pasif-agresif, bağımlı ya da sakınımlı... Yazarlar, yüzlerce örneğe dayanarak sınıflandırdıkları zor kişiliklerin ruhsal durumlarını, düşünce mekanizmalarını ve davranış kalıplarını bilimsel, ama herkesin anlayacağı kolay bir dille göz önüne seriyorlar. Kitapta yer alan, zor kişiliklerin protipi sayılabilecek siyaset, sinema ve edebiyat dünyasından popüler örnekler, evimizde, işyerimizde, yakın ya da uzak çevremizde karşımıza çıkabilecek bu insanları tanımamızı daha da kolaylaştırıyor.Bu kitabın -zor kişilikleri tanıtmasının yanında- belki de en önemli faydası ve de katkısı, onlarla birlikte yaşamanın yollarını göstermesi. Her gün karşılaştığımız, belki günümüzün bir bölümünü, belki de hayatımızın tümünü birlikte geçirdiğimiz zor kişilikleri anlamak, idare etmek hatta benimsemek için yapılması gerekenler zaman zaman mizahi sınırları zorlayan eğlenceli bir üslûpla anlatılıyor. Zor Kişiliklerle Yaşamak, bir solukta okuyup bitireceğiniz, hem onları hem de kendinizi tanıyarak birlikte ve mutlu yaşamanın sırlarını keşfedebileceğiniz bir kitap.