Eliade bu kitabında, dinler tarihi çerçevesinde yazmış olduğu bazı yazılarını bir araya getiriyor. Bu yazılar; Daçyalıların dinsel kökenlerine, Zalmoksis tapımına, kozmogoniye ilişkin halk mitine, bir devlet (Moldavya) kurulmasına ve bir manastır (Argeş) inşa edilmesine ilişkin efsanelerin mitsel-ritüel anlamlarına, büyü ve esrimeyle ilintili bazı halk inançlarına, adamotuna ve sıradan insanların topladıkları otlara, son olarak da Rumen epik şiirinin, destanlarının beslendiği mitolojilere ilişkin bir dizi incelemeyi içeriyor. Yazar, Geta-Daçyalıların dinsel evrenleri ile Rumenlerin belli başlı mitolojik yaratımlarını,aralarındaki sürekliliği ele alıyor; Rumen dinsel folkloru hakkında fikir veren mitlerin,simgelerin ve ritüellerin, antik Yakındoğu ve Akdeniz in büyük uygarlıklarının ortaya çıkmasından da eski bir döneme uzanan köklerini araştırıyor.
Eliade ye göre Daçyalıları nihai olarak yenmeyi başaran,ülkelerini işgal edip oraya yerleşen, kendi dilini onlara dayatan tek halkın Romalılar olması anlamlıdır. Bu fetih ve bu asimilasyon sonucunda Rumen halkı ortaya çıktı. Bilindiği gibi Romalıların soyağacı miti, Capitolium un dişi kurdu tarafından emzirilip büyütülen Romulus ve Remus etrafında şekillenmişti. Tarihe mitolojik açıdan bakıldığında, Daçya halkının Kurt Burcunda doğduğu, yani kaderinde savaşların, istilaların ve göçlerin bulunduğu söylenebilir. Kurt, Daçya-Romalıların ve onların torunlarının tarihinin mitsel ufkunda bir kez daha görünecekti: Rumen prenslikleri. Cengiz Han ın ve ardıllarının büyük akınlarının ve istilalarının ardından kurulacaktı ki, Cengiz Hanlıların soyağacı mitine göre de ataları gökten inip ceylanla çiftleşen bir bozkurttu.