Güçlü kurgusu ve diliyle Mehmet Zaman Saçlıoğlu, Yaz Evi´nde bizi on bir değişik öyküde gezdiriyor. Brandenburg´un Dört Atlısı´nda; Eskimiş zamanları, yitirilmiş yolları, unutulan başarıları satıyorum diye bağırarak tezgahına dizdiği saat, pusula ve madalyaları pazarlayan satıcının ağzından toplumsal algının göreceliğini dile getirirken, Yalanın İki Yüzü´nde, tuzaklarla oluşan bir aşk üçgeniyle, insan hallerini, aşkı tazeleyeceği umulan kıskançlığı, aldatma ve aldatılmayı ele alıyor. Öykülerin hiçbiri diğerine benzemiyor aslında; ama tümünde ortak olan yalın, alaycı ve sıcak dili aynı ustanın eseri olduklarını ele veriyor...