Kültürel oturmuşluk, hayata belli bir bakış açısından müşterek bakabilmek, meseleleri standart bir yaklaşımla değerlendirmek demektir. Bu yönden ele alındığında eski edebiyatımızın hem şekil hem de muhteva bakımından standart bir geleneğe sahip olduğu kolayca görülecektir. Eserini, ortak bir estetik anlayış çerçevesinde yoğuran müslüman sanatçı, mensur eserlere hamdele ve salvele ile, manzum eserlere de tevhid, müacat ve na`t gibi Tanrı`ya hamd ve şükür, peygambere de salat-ü selam ve övgü ile başlamaktaydı. Bu yaşanan hayatın, inanılan kıymet hükümlerinin edebi esere yansımasıydı. Yani toplumun kabullerinin edebi anlamdaki ifadesiydi. İşte derleyip bir buket halinde sunduğumuz tevhidler, bu edebiyatın manzum örneklerinin en başında yer alan şiirlerdir.
Edebiyatımızdaki tevhid sayısı kuşkusuz buradakilerden ibaret değildir. Ama önemli örneklerin çoğu sizlere sunulmuş bulunuyor.
Bu çalışma, tevhidlerin şekle ve muhtevaya ait özelliklerini okuyucuya tanıtır ve dini edebiyata karşı ilgi uyandırabilirse amacına ulaşmış olacaktır.