Fala inanma, falsız da kalma!` tekerlemesinden türetilen bu laf, tarih ve komplo ilişkisine de uygun düşüyor. Doğru, tarih tabii ki komplolardan oluşmuyor ama komplosuz da bir tarih düşünmek pek mümkün değil. Sözcüğün kendisinin de ima ettiği gibi, komploların çoğu pek inanılır şeyler gibi durmaz, ama her şeye rağmen komploların da tarihte bir yeri vardır ve itiraf etmek gerekir ki, hayli çekici, merak uyandırıcıdırlar... Ve dolayısıyla tarih bilimi değilse de tarihle ilgilenenler komplolarla da ilgilenmekten geri duramazlar.
Yirminci yüzyıldaki başlıca büyük komploların ele alındığı bu kitapta şu veya bu ölçüde duyduğunuz ünlü komplolarla ilgili bilgiler bulacaksınız. Sonuçta inanıp inanmamak size kalmış tabii, siz karar vereceksiniz, ama hayli sürükleyici soruların arkasında koştururken heyecanlı bir yolculuk yapacağınız kesin. Örnek mi istiyorsunuz, işte bazıları:
Bir zamanlar ABD`de faşist bir darbe tezgahlandığını biliyor muydunuz? Marilyn Monroe öldü mü, öldürüldü mü? İki kardeş Kennedy nasıl öldürüldü? Hitler`in en büyük casusunun ABD`nin ve Batı`nın emrine girmesine ne demeli Beatles`ın beyni John Lennon durup dururken neden kurşunlandı? Martin Luther King`in gerçek katili kim? Bunca zamandır Afrika`da olan AIDS birdenbire nasıl bütün dünyaya yayıldı? Mehmet Ali Ağca`nın Papa`yı vurmasındaki muammayı çözmüş müydünüz? Japonya`da metroyu sarin gazıyla dolduran o sapık tarikat neyin nesiydi? Monica Lewinsky`yi Oval Ofis`e yollayan birileri olabilir mi? Peki Prenses Diana kazaya mı kurban gitti, sanıyorsunuz?