Bağımsız bir bilim olarak, 19. yüzyıl Batı Avrupa´sının çalkantılı ve kaotik ortamında ortaya çıka(rıla)n sosyoloji; Fransız Devrimi ile Sanayi Devriminin nedenlediği yapısal dönüşümlerin yol açtığı huzursuzlukları gidermek ve vahşi kapitalizmin toplumsal yaşam içinde ortaya koyduğu yıkımlar ile bu paraleldeki toplumsal arayışlara yönelik radikal bir yanıt olarak güç kazanmaya başlayan sosyalizmin önünü kesmek için ortaya çıkarılmış olan -akademik ´saygınlık´ ile çerçevelenmiş- bir toplum mühendisliği ürünüdür.
Bu bağlamda, sosyolojiyi anlamdırabilmek, toplumsal dönüşümü çözümleyip/toplumsal yapıyı söz konusu devrimler ile sosyo-ekonomik ve kültürel oluşumların evrimsel süreci içinde ele almakla mümkündür.