Bazı insanlar için başkalarının hayranlığını çekmek ve arzu edilmek neden çok önemlidir? Gündemde kalmak, görünür olmak için neden her türlü yola başvururlar? Peki, hayranlar neden şöhreti izler, onlara bağlanır ve imrenirler; kendilerini ölçmek için neden başkasını kıstas alırlar?
Şöhretler, yalnızca medya tarafından imal edilip imge tüketicisi izleyicilere sunulan basit birer fabrikasyon ürün değildir. Olumlu değerleri temsil eden şöhretler kadar olumsuz değerleri temsil eden seri katiller gibi kötü şöhretler de vardır. Çoğu zaman onlar da anti-kahraman figürü olarak görülüp, yüceltilirler. Öyleyse şöhretleri imal eden, onların imajlarını oluşturan, temsil edecekleri değerleri belirleyip sunan medya ile beraber, izleyicilerin ve hayran topluluklarının arzuları ve şöhretlerle kurdukları duygusal ilişkiler de incelenmelidir.
Chris Rojek öncelikle, modern zamanlarda demokrasinin ve seküler toplumların yükselişinin ardından tanrıların gözden düşmesinin bir sonucu olarak şöhret olgusunun öne çıkışını saptıyor. Popüler kültürün toplum üzerindeki etkisini anlamak için çok önemli bir boyut olan şöhret olgusunu incelerken tarihsel bir saptamayla yola çıkıyor: Soyluluğun ve kraliyet ayrıcalıklarının ortadan kaldırılmasının aileden gelen şöhret statüsünün önemini azalttığı, buna karşın sıradan insan ideolojisinin yüceltildiği modern toplumlarda, en azından teorik olarak, her bireyin toplumda yükselme ve önemli insan statüsü elde etme şansı vardır. Sınıfsal ayrıcalıkların ortadan kalkmayıp yalnızca biçim değiştirdiği çağımız toplumlarında kimi sıradan insanlar, sahip oldukları yetiler, meziyetler ya da fiziksel özellikler sayesinde şöhret statüsüne ulaşma şansı elde edebilirler. Günümüz medyasının boyutları, kazanılmış şöhretin yerel düzeyden çıkıp bütün dünya ölçeğine kadar yayılabilmesine imkan tanır.
Andy Warhol'un dediği gibi belki de: Herkes bir gün on beş dakikalığına şöhret olabilecek!
Şamanizm'den mitolojiye, seri katillerin psikolojik özelliklerinden modern toplumun sosyoloji ve tarihine, Roma tarihinden günümüze kadar pek çok alanda şöhret olgusunun izini süren yazar; günümüz şöhret kültürünü kavramak için Elvis Presley, Madonna, John Lennon ve Prenses Diana gibi şöhret ikonlarını da mercek altına alarak vazgeçilmez bir kitap üretiyor.