`Anlatacaklarım, yağmurlu bir gecede, eski bir evde, yatakta okunacak bir öyküdür.`` diye başlıyor bu kitap. Sonra çağdaş bir masal havasında aşktan, yalnızlıktan, doğanın kirlenmesinden, yaşlılıktan, cinsellikten, egemen çevrelerin dümenlerinden, dayanışmadan ve cinayetten, otoyollardan, göllerden, supermarketlerden, psikiyatrlardan, komşu dalaşmalarından, çevre sorunlarından ve yine aşktan söz ediyor.
Her şeye karşın aydınlık bir dünya isteyenler, özleyenler için zekice yazılmış, incelikli bir mizahın egemen olduğu ipek yumuşaklığında bir kitap: ``Sanki Cenneti Görünen``.