Antipsikiyatrinin, barındırdığı insancıl öze karşın, muhkem ve tutarlı bir bakış açısı yansıtmadığını sanıyorum. Duygusal yaşantının her bir parçacığını patoloji hanesine yazarak bir ilaç önermek ne kadar indirgemecilikse, ruhsal ıstırabı görmezden gelerek ilaç tedavisini yok saymak da o kadar indirgemeciliktir. İfrat ve tefrit arasında bir ara yol olmalı. Bu kitap ruh sağlığı ve hastalığı üzerine düşünmeyi, buradan insana dair sorular sormayı seven okurların keyif alacakları makalelerden oluşuyor. ´Sana Ruhtan Soruyorlar´ adıyla ilk baskısı çıktığında alanındaki ilklerden biriydi. Ülkemizin içinden geçtiği buhranlı dönemlerin etkisi mi, yoksa modernleşmeyle beraber insan tekinin öne çıkması mı rol oynadı bilinmez, ama ülkemizde kitap okurları psikoloji/psikiyatri kitaplarına son yıllarda büyük rağbet gösteriyor. Yayına hazırladığımız bu kitap, bugünün donanımlı zihinlerine belki daha çok şey söyler.