Hasan Yalçın daha 1960´lı yıllarda dünya edebiyat birikiminin içine girerken, aslında dünya tarihinin, dünya devrim süreçlerinin de içine girmişti.
Çocukluğunda, Toros yaylalarında dinlediği köylü hikâyelerini, masalları, bilmeceleri de bu birikime eklediğiniz zaman, Hasan Yalçın´ın kaynaklarını keşfedebilirsiniz.
Mantığındaki abartısız sğlamlık, anlatım gücündeki masalsılık ve alaycılık, şaşırtıcı ve beklenmedik iniş ve çıkışlar, hep bu kaynaklardan beslenir ve insana eşsiz edebiyat tadı verir. O, toplantılarda kürsüye çıktığı zaman, herkes bir doğrulur, dikkat kesilir, herkesin yüzünde merak çizgileri belirirdi. Dur bakalım derdik hepimiz, Hasan Yalçın´da bugün hangi güzellikler var.
İşte elinizdeki aydın tiplerinde, bütün bunlardan bir tutam bulacaksınız. Ama en önemlisi, toplumların çözülme ve yenileşme dönemlerinin aydınını ve ideolojik süreçlerini tanıyacaksınız.
Edebiyat fakülteleri ve roman eleştirmenleri için bu kitap, aynı zamanda bir ders kitabıdır. Roman eleştirisi hangi birikimle ve nasıl yazılır, teorik zenginlik olmadan eleştirmen olunabilir mi gibi soruların cevaplarını anlatan üniversite öğretim kadrolarımız, bu kitaptan yararlanmalıdırlar.