Piyasa, hayatımızın merkezine oturdu; varlığını sorgulamak, niteliğini tartışmak, kısıtlanmasına dair imada bulunmakbile bağnazlık olarak algılanmaya başlandı. Piyasa ve piyasa-dışı alanların sınırları birbirine karıştı; toplumsal, bilimsel, kültürel boyutlarıyla hayatın kendisi de pazar yerine dönüştü. Bilim adamları piyasa şirketleri için çalışıyor; sanat piyasası diye bir rekabet ortamı var; akademik kuruluşlar bünyelerindeki öğrencilere (=müşterilere) bilimsel çalışmanın erdemi olarak çok para kazanmanın yollarını gösteriyor. Piyasa, omurgasız gövdesiyle hayatımıza her düzeyde nüfuz ediyor.