İnsanın beş duyunun ötesine uzanan bir alanla ve gerçeklikle olan bağlantısı binlerce yıldan beri gözlemlenen bir durumdur. Bu bağlantı daha çok mistik ve dinsel çerçevelerde değerlendirilmiş, bu yüzden bilgiyle yorumlanmayıp daha çok imanla ve inançla kabullenmiştir.
Ancak iki yüzyıldır katı beş duyu gerçeğiyle dünyayı araştırmayı ve keşfetmeyi en büyük amaç edinen bir insanlık için bilim denilen metodoloji devrededir. Dolayısıyla inanç konusu olan olguları da bilim dalı altında inceleme ihtiyacı duyulmuş ve parapsikoloji adıyla bir disiplin devreye sokulmuştur.
Kendine özgü laboratuvar deneyleriyle, insanın, daha kapsamlı bir şuur alanının etkisi altında yaşamını sürdürdüğünü kanıtlamaya çalışan parapsikoloji, elde ettiği verilerle metafizik felsefenin önemini ve ağırlığını desteklemiştir. Ayrıca kuantum biliminin varsaydığı birleştirici ve bağlayıcı gerçeklikleri de desteklemeye, ona kanıt sunmaya devam etmektedir.
Geleceği önceden sezmek, hatta görmek, eşyaları el değdirmeden hareket ettirmek, uzaktaki olayları algılamak, eşyaların şeklini değiştirmek, hastalıkları tedavi etmek vs. bilgi çağının psikolojisinde yer almaktadır ve parapsikoloji bu alanda iddiasını sürdürmektedir.