Global pazarlara yönelik olarak Üçüncü Dünya ülkelerinde gerçekleştirilen küçük ölçekli üretimin çapı her geçen gün büyüyor. İstanbul`un gecekondu mahalleleri, taşıdıkları ucuz ve feda edilebilir kadın emeği potansiyeli ile bu türde bir üretimin kolayca yaygınlaşabildiği yerler. Jenny B. White, Ümraniye ve çevresinde yaptığı antropolojik çalışmasında bu üretim sistemi içindeki emek ve oynadığı rolü inceliyor. Kadınların parça başı iş yapmayı ya da atölyede çalışmayı kız evlat, eş, anne ve komşu olma rolleri gereği gerçekleştirdikleri bir etkinlik olarak görmeleri, sömürgeye dayalı kapitalist ilişkilerin üzerini örtüyor. Akrabalar arasında açık uçlu bir karşılıklılığın ve borç değiş tokuşunun olması gerektiği düşüncesi, işin akrabalık olarak hafifletilmesine dayalı emek sömürüsü sistemini mümkün kılıyor. Bunu ortaya koyarak White, Türkiye örneği üzerinden, uluslararası iş dünyasının, emeğin kültürel yapılanışından nasıl yararlandığını gösteriyor. Para ile Akraba, Türkiye`de, içerisinde sömürüyü ve dayanışmayı aynı anda barındıran üretim ilişkilerini, küçük işletmeciliğin yapısını, toplumsal cinsiyet kimliğinin kuruluşunu ve kadın emeği üzerindeki denetimi kavramak isteyenler için önemli bir kaynak.