1960´ların başında yapmış olduğun bir Doğu seyahatinde İstanbul´u keşfettim. Bu keşif sonradan uzun bir aşk hikayesine dönüştü.
O dönemin İstanbul´u hala savaş öncesi halini ve havasını muhafaza ediyordu. Hala imparatorluk´un birçok canlı tanığı hayattaydılar ve tarihin son dönemlerindeki o müthiş hızlanması henüz etkisini hissettirmemişti. Fakat her geçen yılın getirdiği değişim ve kayıplar gederek geçmişe yönelmeme neden oldu. İstanbul´un Osmanlı döneminde neye benzediğini öğrenmek arzusu bende giderek artıyordu.
(Sunuş´tan)