Aynur İlyasoğlu´nun kitabının önemi şurada: İslamcı kadınlarla bir diyalog olanağı, şansı arıyor. Kendisiyle ortak bir yaşantıdan yola çıkarak deniyor bunu. İnanç ve kadınlık, ya da bir kimlik siyaseti olarak inanç; bu politik bir inanç olabilir, ya da dini bir inanç olabilir. İdeologlar ya da din adamları, ilahiyatçılar genellikle erkek; her konuda otorite olan erkekler kuralları dikte ediyorlar da kadınlar nasıl yaşıyorlar, kadınlar inançla kadınlık yaşantısını nasıl bir arada kuruyorlar? İslamcı kadınlar için bu bir kimlik siyaseti. Kimlik siyasetinin karşısına kanun, nizam adına değil kendi sesimizle çıkmamız gerek.
...Bugün öyle bir tarihi noktadayız ki Cumhuriyetin modernist seçkinlerinin konumları başka bir seçkinler grubu tarafından ciddi biçimde sarsılıyor. Bizim kuşak Kemalist geleneğin hamuruyla yoğrulduysa da, kendisini hiç iktidar konumunda hissetmedi.
Aynur İlyasoğlu´nun bu çalışmasında belki de bu iktidar konumunda olmamanın getirdiği esnekliği, feminist çalışmaların gerektirdiği duyarlığı ve diyalog çabasını hissedeceksiniz. Araştırmacının anlatısı size İslamcı kadınların sesiyle birlikte ulaşacak. Ayşe Durakbaşa