Nâzım ölmüş, birden dünya paramparça olmuştu. sanki zamanın kendisi de durmuş gibiydi. insanın içinde bir şey, beyin mi, yürek mi, ruh mu, olup bitene karşı çıkıyor, reddediyordu inanmayı. En akıl almaz olanı da geride kalan yalnızlıktı Vera için.
Yurdunu, Türkiye`yi görme isteği çılgınca bir tutkuydu Nazım`da. Düşlerinde oraya sayısız yolculuk yapmışlardı birlikte. İstanbul`u, Ankara`yı, Anadolu`yu, tüm ülkeyi dolaşmışlardı. Böylece bu güzel ülke gizemli bir biçimde girmişti Vera`nın yaşamına da, akrabası olmuştu onun.
Nasılsın Tulyakova, ne alemdesin?
Saman sarısı saçlar nasılsınız?
Ne alemdesiniz mavi kirpikler?