Bu kitap, bir yüzyılın sonunda yayımlanıyor. İlerleyen yıllarda üzerindeki 1999 tarihine bakanlar, 20. yüzyılın kitapları arasında sayacaklar. Oysaki yine bu kitap, sadece okuma vizyonu açısından değil, içeriği ve hedefleri bakımından da aslında bir 21. yüzyıl kitabı. Çünkü insanlık, 3. bin yılın bu ilk yüzyılını kentler çağının başlangıcı olarak yaşayacaklar. Devletlerin, ülkelerin çoğu misyonunu kentler üstlenecek. Dünya nüfusunun giderek artan önemli bir çoğunluğu kentlerde yaşayacak. Her kentin yerel ve evrensel kimliği, ekonomik ve siyasal kimliğiyle de bütünleşecek. Kimbilir belki de 20. yüzyılın Birleşmiş Milletler´i varsa, 21. yüzyılın da Birleşmiş Kentler´i olacak. Kentler arasındaki kültürel ve ekonomik işbirliği süreçleri, ülkeler arasındakileri geride bırakacak... Böyle oluncada nasıl bir kentleşme, nasıl bir kent yönetimi nasıl bir kent demokrasisi gibi sorular ve kavramlar, insanlık gündeminin başköşesine oturacak. İşte yine bu kitap, aslında şimdiden başlamış olan böylesi bir sürecin de kaynak kitapları arasında yerini alacak. Dahası yol gösterici olacak...
(Arka Kapak)