Büyük Moğol istilâsı Müslüman doğu dünyasıını olduğu kadar, Hıristiyan batı dünyasını da korku içinde bırakmıştı. Moğol orduları Macaristan´ı geçip, Adriyatik kıyılarına dayandıkları vakit, başta Papa olmak üzere batı dünyası bu sel gibi ilerleyen müthiş istilâ karşısında tedbirler düşünmeye başladı. Moğol tehlikesi karşısında yapılacak ilk iş onlarla dostane münasebetler tesis etmek gibi görünüyordu.
Moğolistan´a kadar gidecek olan elçiler, aynı zamanda Moğolların bundan sonra ne yapmak istediklerine dair bilgiler de edineceklerdi. Papa, gönderilecek elçilik heyetlerinin misyonerlik sayesinde, Moğollara Hristiyan dinini kabul ettirebileceğini ve böylelikle maruz kalabilecekleri felâketleri de önleyebileceklerini ummaktaydı. Çeşitli tarikatlara mensup rahiplerin birçoğu, kimi Papa´nın kimisi kralların emriyle misyonerlik yapmak üzere doğuya yollanıyorlardı. Bunlardan birisi tanınmış seyyah Rubruk´tur. Moğolların ülkeleri, tarihleri ve sosyal hayatı hakkında Carpini´den sonra ilk köklü bilgileri veren Rubruk´un bu seyahatnamesini, Moğollar üzerine çalışmak isteyenler için önemli bir kaynak olacağı düşüncesiyle okuyucuların istifadesine sunuyoruz.
(Arka Kapak)