Sanata estetik haz uyandırmanın ötesinde bir düşündürme işlevi, ahlaksal, öğretsel bir işlev yüklediğimizde, bilimin, felsefenin siyasalın da alanına giriyoruz demektir. (..) Sanatın dili, söylemi, oluşturulma yöntemleri, felsefe, bilim ve siyasalınkinden farklıdır. Konuyu sanat - siyasal kapsamında alırsak, sanatsal dil, en yalın ve dolaysız olduğu durumlarda bile, imgeseldir ve sanatsal yaratma süreçlerinde düşlemin önemli bir işlevi vardır. Siyasalın dili ise, açık, yalın, dolaysız olmak zorundadır.
- Ataol Behramoğlu