Kanlar arası sınıflandırmanın olduğu topraklarda, Liam
İmparatorluğu'nda mavi kanlılar üst ırkı, soyluları; kırmızı
kanlılar ise ezilenleri ve sömürülenleri simgeliyordu. Hâkimiyet
kurdukları toprakları bırakıp buraya gelen kırmızılar,
yaşamlarını zor şartlar altında sürdürüyordu.
İmparatorluğun en stratejik eyaleti Wendwick'in önemli
isimlerinden birinin torunu olan Albert ise mavilerin içinde
soylu gibi yaşayan bir kırmızıydı. Bu gerçeği kimse
bilmemeliydi. Fakat hayatının tamamını diken üstünde geçiren
Albert için bir gün her şey tepetaklak oldu ve sırrı soyluların
gözü önünde ortaya çıktı. Artık onun için kaçmaktan başka bir
yol kalmamıştı. Bu yolculukta bazı gerçekleri öğrenirken,
değişimi kaçınılmaz olmuştu.
Şimdi ise hayat Albert için farklı akıyor, inandığı doğrular bir
bir yok oluyordu. Bu çarpık düzene karşı sadece kendi hayatı
için değil, başkalarının hayatı için de mücadeleye girecekti. Ya
başaracaktı ya da bunu deneyen diğerleri gibi yok olup
gidecekti.