Will Rabjohns her şeye sahipti: Yakışıklıydı... Zengindi... Dünyanın en ünlü doğal hayat fotoğrafçısı olarak saygı görüyordu. Ama Will, aynı zamanda hayaletlerle boğuşan bir adamdı. Bir yandan hayatını sanatı için tehlikeye atarak, vahşi doğanın saf tragedyası ile acımasallığını fotoğraflarında yakalıyordu. Bir yandan da doğa dışı/ötesi/üstü yaratıklara karşı ayakta kalmaya çalışıyordu. Bir insanın kişisel erotizmini, doğaüstü alanlara kadar yansıtan bir mücadelenin de yanı sıra...
Will Rabjohns, bir kutup ayısının pençelerinde ağır yaralanarak girdiği komada çocukluğunun merkezi olan bir anıyı yeniden yaşar. Ona doğanın kalbinde yatan gizemi gösteren eski ve korkunç güçlerle yeniden buluşur. Ve eğer uyanırsa geçmişindeki karanlıkla yüzleşmesi gerektiğini anlar. Bu savaşı yalnızca kendi ruhu için değil, bütün bir gezegenin ve yaşayan her canlının ruhu için vermesi gerekecektir.