Savaş, bilinen, güncelliğini hiç yitirmeyen, ama ne yazık ki gerektiği kadar işlenmeyen bir konudur. Bu kitap savaşsız bir dünya zorunluluğu üzerinde durarak, şiddeti ve savaşı doğrulayan her tür ideolojik boyunduruktan kurtulmuş bir düşünce yapısının dinginliği ve huzuru içinde savaş ideolojilerinin temellerini irdeliyor.
Felsefeci Jacques G. Ruelland, savaş, kutsal savaş, kutsanmış savaş, fetih ve yıkım savaşı gibi kavramları mercek altına alırken, kutsal savaşın haklı savaşa dönüştürülerek rasyonalize edilmesinin evrimini ve böylelikle Haçlı Seferleri`nin, Engizisyon`un, sömürge ve genel olarak dinsel kökenli savaşların nasıl aklandıklarını anlatıyor. Semavi dinleri bu bağlamda ele alan yazar, insanlara ölümlerinden önce ulaşabilecekleri sonuçların vaat edilmesiyle haklı savaşın laikleşme sürecini de sergilenmekten geri kalmıyor.
Bu çalışma, dönüşü olmayan bir serüven olan savaşın her biçiminin yok edilmesinin ve bizi bencilliğe, saldırganlığa, aldatmacaya iten insanı sapmaları ve zaafları tümüyle ortadan kaldırmak ya da azaltmak gerektiğini anlamamız konusunda bilimsel bir katkı sağlıyor.