İnsan ve insan topluluklarının sorunlarına net ve doyurucu çözümler getiremeyen düşünceler, dünya gündeminde çekiciliğini yitirmeye mahkumdurlar. Baskı, zulüm, yıldırma, medyayı kullanma gibi unsurlarla kendisini belirli bir zaman diliminde, sorunlardan kurtuluş reçetesi olarak göstermeye çalışan düşünce akımları, her şeyin en güzel açıklayıcısı olan zamanın geçmesiyle sorunları çözmek bir yana, kat kat arttırmaktan başka bir şey yapmadıklarını göstermişlerdir. Bu nedenle Kur'an'ın insan ve toplum olguları, bunların yapıları ve özellikleri için söylediklerini anlamaya çalışmak, büyük önem taşımaktadır.
Bu çalışmada, önceki toplumların hayatlarında geçerli olmuş olan Allah'ın yasaları (Sünnetullah) Kur'an'dan tespit edilmeye çalışıldı ki, geleceğin dünyasının şekillenmesinde sorumluluk payı olduğuna inananlar bu yasaları dikkate alsınlar; çalışmalarını bu yasalar doğrultusunda sürdürsünler.
İlk olarak tarihin ne olduğu, tarih felsefesine sahip olmanın gerekliliği ve İslam'ın tarih felsefesinin nasıl yapılması gerektiği üzerinde durularak, kitabın anahtar kavramı olan Sünnetullah'ın, İslamı'ın tarih felsefesi olduğu gösterilmeye çalışıldı. Daha sonra toplumlar için çok kullanılan ve Kur'an'ın da önem verdiği Kavim, Millet ve Ümmet'le Sünnetullah terimleri tanımlandı. Toplumların yapılarıyla ilgili yasalar incelenerek, toplumun ne olduğu ve nasıl çalıştığı hakkında bilgi vermek amacı güdülerek, mü'min toplumlar için geçerli olan yasalar, son olarak da, kafir toplumlarla ilgili yasalar incelendi. Kitabın son bölümünde ise, Kur'an'da anlatılan, Allah'ın sünnetine uygun olarak helak edilmiş toplumların hayatı incelenmekte ve bu toplumların yaşantıları ile Sünnetullah arasındaki bağlar açığa çıkarılmaya çalışılmaktadır.