Kur'an geçmişin araştırılması ve elde edilecek sonuçlardan yararlanılması konusuna, oldukça önem vermektedir. Bu araştırmalardan elde edeceği verilere göre toplum kendisini test etmeli, içinde bulunduğu durumun tesbitini yapmalıdır. Bunun sonucu toplumlar, medeniyetlerinin ilerleme veya gerileme nedenlerini öğrenmiş olacaklar ve buna göre de, kendilerine çeki düzen verecek ve medeniyetlerini sağlamlaştıracak hareket tarzları içine gireceklerdir. Çünkü geçmişin anlaşılması, bugünün ve geleceğin de, daha iyi anlaşılmasını sağlayacaktır. Kur'an'ın tarihî verilerinden çıkardığımız sonuca göre; bir medeniyetin yıkılışı, bir toplumun bütünüyle tarih sahnesinden silinmesi şeklinde olabileceği gibi, toplumun, yaşanan dünyada etkinliğini ve saygınlığını yitirmesi şeklinde de olmaktadır. Bu durumda toplum kendi medeniyet ve kültürüne yabancılaşmakta, başka toplumların güdümüne girmektedir. Bu durumda toplum, fertlerini değil, medeniyet ve kültürünü kaybetmiş ve olayların akışına yön verme yetkisini, bilim ve tekniğe katkıda bulunma görevini başkalarına devretmiş olmaktadır.