Doğrudan anlatılmadığı halde 1987 Devrimi'nin tarihçesi niteliğinde olan Kızıl ve Kara, krizlerin, gerginliğin, sınıf savaşının yaşandığı gerçek dünyayı yansıtır. Romanda kişiler durmak bilmeyen bir çatışma içindedir. Aşıklar da, efendi ve köleler de birbirlerine düşmandır, aşk bile bir sınıf sorunudur, bireylerin çatışması hemen her zaman toplu bir ayaklanmaya dönüşür, korku ve nefret, izlenen politikanın ürünüdür ve her şey, en içten duygular bile siyasetle yakından ilgilidir.
Kızıl ve Kara, restorasyon döneminin karşısında korkunç bir öfkeyle soyulan karanlık bir romandır. Geçiş ve alışma dönemi diye adlandırabileceğimiz restorasyon döneminde Devrim'den önceki gibi yaşamaya çalışan Fransız toplumunun iç karartan ve cesaret kırıcı bir tablosunu çizer. Güçlerin el değiştirmesi, soylu sınıfın hayatı tekeline alması, her yerde etkisini hissettiren dinin diktatörlüğü, tüm bunlar romanın iskeletini oluşturan öğeledir.