Cinayet işlemek bizi insan değil, katil yapar. Bu
duygudan haz almak ilkelliktir. Körebe lakaplı seri
katil, 2012 yılında işlediği on iki cinayetin ardından
kayıplara karışmıştır.
Kurbanlarını çocuk tacizcileri arasından seçen Körebe,
yeniden öldürmeye başlar. Adalete duyulan güvenin yerini
linç kültürünün aldığı bir devirde gizli bir kahraman olarak
görülmesi onu çok büyük bir tehdide dönüştürür. Nitekim
adalet, bireylerin kendi yöntemleriyle kirletemeyecekleri
kadar kıymetlidir.
Benliğimizin farkına vardığımız an, acının
pençesinde kıvrandığımız andır.
Kırlangıç Çığlığı dolambaçlı kurgusu ve yüksek temposuyla
tipik bir Ahmet Ümit romanı olsa da toplumsal sorunlara
karşı gösterdiği hassasiyet ve tepkiselliğiyle yazarın
eserleri arasında özel bir yer edinmeyi başarıyor. Kırlangıç
Çığlığı, ışık hızıyla değişen gündeme direniyor; fark
etmemiz ve değiştirmek için eyleme geçmemiz gereken,
kanayan yaralarımızı haykırıyor.Her an uyanmaya hazır o muhteşem dürtüyü
bastırmak, insanlığın en masum haline, en saf
doğasına dönmemek için yıllarca ihanet ettim
kendime. Kendimle birlikte bütün dünyayı da
kandırdım.
Neredeyse
başaracaktım
bırakmadılar, benim adıma onlar öldürmeye
başladılar.
İşte bu yüzden geri döndüm...