İşkence, bizatihi bir suçtur. Duyulduğu anda insan kalbini burkan bir kavramdır. İnsanlara ve insani değerlere karşı işlenen menfur bir eylemdir. İşkence, insan şahsiyetini ve insani değerleri yok etmeye yönelik bir fiildir. Değeri büyük olduğu halde insan, işkence karşısında herhangi bir eşyadan farksızdır.
İşkenceye daha çok bir yargılama ve suçlu bulma vasıtası olarak başvurulmaktadır. Özellikle cezai yargılamada itiraf sağlama amacıyla sanıklara işkence edildiği görülmektedir. Halbuki yargılamadan esas maksat, sanığın cezalandırılması değildir. Yargılamanın esas gayesi, gerçek suçlunun araştırılıp hak ettiği cezaya çarptırılmasıdır. Tarihen sabit olan bir hakikat vardır ki, işkenceye dayalı olarak verilen cezaların çoğu adli hata teşkil etmektedir. Ayrıca sorgulama sırasında sanığı işkenceye maruz bırakmak vahşilikten başka birşey değildir.