Dünyamız bilgi çağına girerken bizler de çağı yakalamaya çalışırken birbirimizle sağlıklı iletişim kuramının, birbirimizle konuşmamanın acısını yaşıyoruz.
Çevremize şöyle bir göz attığımızda, ne kadar çok insanın konuşmaktan çok tartıştığını, yargıladığını, konuşmayı bir yarışma ve çatışmaya dönüştürdüğünü rahatlıkla görebiliriz. Siyasetçimizden sanatçımıza, doktorumuzdan işçimize, ev kadınımızdan işverenimize kadar hemen hemen hepimiz aynı davranış özelliğini gösterebiliyoruz ve bunu doğal bir davranış olarak kabul ediyoruz. Ve böylece dünyamızı, sokaklarımızı, iş yerlerimizi ve hepsinden kötüsü yuvalarımızı karartıyoruz.
Birbirimizle sağlıklı iletişim kuramadığımızdan dolayı evde, sokakta, işte yarım kalmış ya da henüz hiç duyulmamış kimbilir ne kadar çok düşünce vardır. Yapamadığımız bu konuşmalar, anlatamadığımız bu düşünceler inanılmayacak kadar heyecanlı ve göz kamaştırıcı olabilir.
Bu kitap ailesiyle, dostuyla, meslektaşıyla ya da arkadaşlarıyla konuşurken düşkırıklığına uğramış ya da incinmiş olan herkes için yazılmıştır. Hepimiz etrafımızda gördüğümüz saldırgan, sıradan ve çatışmacı konuşmaların üstesinden gelebilir ve yeni düşünceleri birbirimizle paylaşmanın mutluluğunu yaşayabiliriz.
Böylece kişisel ilişkilerimizi derinleştirebilir, gündelik yaşamımızda ve iş yaşamımızda kullanamadığımız yaratıcılığımızı geliştirebilir, birbirimizden birşeyler öğrenerek, birbirimize zevk ve değer verebiliriz.