Yirminci yüzyılın başında dünya bilim çevrelerinde tamamen belirgin olan yöntemlerle tüm bilimsel sorunların çözümlenebileceği düşüncesi pozitivistik mantık ile beraber sarsılmaz bir şekilde kabul görmüştür. İhtimal ilkelerinin kullanılmasının sadece şans oyunlarında geçerli olacağı ileriye sürülmüştür. Belirlilik içermediklerinden bilim adamları tarafından pek itibar edilmeyen ihtimal yöntemleri, özellikle temelleri tamamen ihtimal ilkeleri ile istatistik yöntemlere bağlı olan kuantum fiziğinin gelişmesi ile beraber, bilim çevrelerinde ihtimal yöntemleri kabul görmüş ve birçok doğa olayının modellenmesi için kullanılmıştır.
İhtimal ilkelerinin sadece şans olaylarında uygulanabileceği konusundaki eski görüş, maalesef ülkemizde halen devam etmektedir. İhtimal konusunda yazılmış olan kitapların matematik ve sembolik ağırlıklı olması uygulayıcılar açısından bir kullanma yolu olarak algılanmamaktadır. Küçük hacimli olan bu kitapta, matematik ve sembolikten ziyade, ihtimal ilkelerinin mantık esasları sözel olarak açıklanmıştır. Bu kitapta verilen ihtimal ilkelerinin anlaşılması için fazla matematik bilgisine gerek yoktur. İhtimal yöntemlerinden sadece mühendisler değil, sosyal bilimciler de aynı seviyede yararlanabilirler.
(Arka Kapak)