Son zamanlarda batı kültüründe psikanalizden göstergebilime, siyaset biliminden sanata, felsefeden doğa bilimlerine, hemen her alanda, adına hermeneutik denilen bir yaklaşımdan söz ediliyor. Pek çok düşünür, hermeneutiğin de tıpkı yapısalcılık gibi alışılmadık bir sözdağarcığı ve alternatif bir yöntem sunan yepyeni bir entellektüel hareket olduğunu öne sürüyor. Hermeneutiğin bu yepyeni görünümü, ne var ki, aslında onun tarihinin iyi bilinmemesinden kaynaklanıyor. Bir yorum sanatı olarak hermeneutik binlerce yıllık bir geçmişe sahiptir ve 19. yüzyılın ikinci yarısından beri bir felsefeye dönüşmüş bulunmaktadır. Bu kitapta toplanan yazılar, bir felsefe olarak hermeneutiğin hem tarihini, hem temel felsefi savlarını tanıtıp irdeleyen ve 20. yüzyıl hermeneutiğinin en önemli adlarının kaleme almış oldukları yazılardır. Bu bakımdan, Türk okuruna hermeneutik üzerine ilk defa birinci elden bir kaynak olarak sunuluyor.