Almanya'ya göç eden bir ailenin kızı...Hanne.
Aile içi şiddeti, cinayeti, intiharı, evlatlık olmayı, kültür çatışmasını, aşkı, varoluş
sancısını yaşamış ve sonuçta infilak noktasına gelmiş bir hayatın sahibi. Madden güçlü
fakat manevi olarak zayıf hayatında gerçek kimliğini arayan bir kadın. Yaşadığını
hissetmek ve lanetli geçmişinden kurtulmak için yine geçmişinden bir umut arıyor...
İnsan asla geçmişini unutmaz. Ne kadar görmezden gelse de inkâr da etse geçmişi sarıp
sarmalar. İnsan hayatına anlam arar. Kendisini bir değere ya da köklerine ait
hissederek hayata dair bir anlam oluşturabilir insan fakat geçmişiyle barışık olmadan
bunu başaramaz. Peki ya geçmişi ile barışık değilse? Yüzleşmesi gerekir geçmişiyle,
gerçekle...
İnsanı en çok acıtan şey ise gerçekle yüzleştiği o andır.
Kitapları ve oyunculuğu ile Türkiye'de ve dünyada büyük ilgiyle takip edilen Bahadır
Yenişehirlioğlu, gerçek bir hayat hikâyesinden esinlenerek kaleme aldığı Hanne'de
pek çoğumuzun çevresinden izler bulabileceği sancılı ve fırtınalı bir dönüşüm
hikâyesini ustalıklı bir kurgu ve etkileyici bir üslup ile anlatıyor.