Bir şiir istediniz benden.Kesik kesik, hafif, uçarı, üç noktalı.Nereye gidecekti bu şiirler...Bir de mısralarca acılarım...Sonsuz...Söz, çeker miydi bunca yükü? Hangi mısra avuturdu beni? Kuşların kanat çırpışını, bulutların akınını, istasyonların uzun, kesik, karanlık düdük seslerini mi yazacaktım? Her şiir bir yolculuk muydu? Her yolculuk, her anım, her uzaklaşış hasret miydi? Hasret neydi peki? Bir ses, bir nefes beklemek mi? Bir kapı önündeydik. Uzun mu sürecekti bu bekleyiş? Her şiir bir yolculuk mu dediniz? Peki siz yolculuğa hazır mısınız sahi? Hasret ne peki? Yolculuk ne? Ayrılık, kavuşmak ne? Bu gece uzun mu sürer? Bu zifiri karanlık?.. Yolculuk nereye? Mısralarda beraber olmak için, yüreğimin yüreğine değmesi için, için için sana, özellikle sana merhaba!