Yaşama hakkı olmayan çocuklar var günümüzde. Çocukluğu olmayan çocuklar var. Hayal gücünü yitirmiş çocuklar var.
Bu beyazlığın içinde, ne geçmişi ne de geleceği olan bu uyuşukluğun içinde yaşamının on yılı aktı gitti. Hiçbir şey bilmemenin verdiği cesaretle. Çocukluk o beyazlıktı, başka pek çok çocukla birlikte. Bir de görünmeyen, erişilmez, anlışılmaz bir şey vardı, dışarıdaki yaşam vardı, hastane duvarlarının ötesindeki yaşam. Hendaye vardı, deniz vardı, İkizler vardı. Görünmeyenin içinden rengarenk insanlar çıkıp gelirdi, bize armağanlar getirmek için, yakında bizimle eve dönebileceksin demek için. Bazen kim olduklarını hatırladık onların, sonra yeniden unutup, kıpırtısız, yapay, anlamsız şimdiki zamana dalardık.
(İçerik´ten)