İbn Meserre ile başlayıp İbnü´l-Arabi´ye kadar gelen Endülüs tasavvuf mektebinin önemli temsilcilerinden biri de XI. yüzyılın sonlarında doğan İbnü´l-Arif´tir. O irşad faaliyetleri ile halk üzerinde güçlü bir nüfuz kurmuştur. Ancak tasavvufi ve kelami düşüncelere sıcak bakmayan Murabıtlar dönemi devlet adamları, halk üzerinde sarsılan otoritesini yeniden kurmak düşüncesiyle, potansiyel tehlike olarak gördükleri İbnü´l-Arif gibi bazı şeyhleri ortadan kaldırmıştır. Şeyh, 23 Safer 536-5 Mayıs 1141 günü,
Merakeş´te zehirlenerek öldürülmüştür.