Bir oda düşünün...
Odanın ortasında yuvarlak bir masa.
Karşı karşıya oturan üç farklı kadın, üç farklı adam...
Kesişen bakışların çoğunda sevgi,
Kesişen bakışların çoğunda nefret,
Kesişen bakışların çoğunda ise hasret vardı.
**
Berçem, Barzan Hezeroğlu'nun gözlerine baktığında vaat ettiğim hiçbir ümidi boşa çıkarmadım anlamını
severek okuyor.
Benim senden başka kadına ne kalbim ne huzurum var.
**
Helin, Miran Kara'nın gözlerine baktığında kalbini hunharca ezerek beynini işgal eden sözlerini tekrar
tekrar duyuyor:
Yok ulan, sana karşı hiçbir şeyim yok. Sana karşı zerre sevgim, saygım, dokunmaya tahammülüm yok!