XIX. yüzyılın ortasından itibaren matbaa Orta Asya ya da yayılmış ve kısa süre sonra bu bölgede özel matbaalar kurulmaya başlanmıştır. Arap alfabesiyle yerel dillerin yanında Arapça ve Farsça kitapların basılması matbaaların sayısını daha da artırmıştır. Matbaacılar, Taşkent, Aşkabat, Semerkand, Buhara, Merv ve diğer büyük şehirlerde faaliyetlerde bulunarak kendi toplumlarının eğitim ve kültürlerinin gelişmesine büyük katkı sağlamışlardır. Yarım yüzyıl gibi kısa bir süre zarfında (1874-1917) Orta Asya kitap yayıncıları ve kitap tüccarları, Arap alfabesinde, yerel halkların dillerinde muazzam denilecek kadar çok sayıda kitap neşretmişlerdir. Maalesef, bölge devletlerinde bu kitapların kaydını tutacak bibliyografik dizinler ve kataloglar oluşturulmamıştır. Bu durum, kültürümüzün çeşitli dallarında neşredilen kitapların incelenmesine engel teşkil etmiştir.