Margaret Kahn ve kocası, 1974´te İran Kürdistanı´na Kürt dili üzerinde çalışma yapmak amacıyla yaptıkları gezide, bir kuzeybatı şehri olan Rezaiye´de İngilizce öğretmenliğine başladı. Kürtler resmi olarak tanımladıklarından dolayı, Kürtler´le ilişki kurmaya teşebbüs ettiğinde, Kahn´ın işi yanlış yönlendirme ve kuşkulu sessizliğin labirentine dönüşüyordu. Dil, gelenek ve siyaset engellerinden yavaş yavaş sıyrılan Kahn, Kürdistan´a ve onun mirasına olduğu kadar, ölmeyen bağımsızlık rüyasına da sıkıca yapışmış olan bir halkı keşfetti. Rezaiye´nin Türk ve Farslarından farklı olarak, Kürt kadınları yazara çok sıcak davrandı. Gökkuşağı renkli elbiseleri, diğer Müslüman kadınların kara çarşafları arasında hemen göze çarpıyordu. Sert mizaçları, İranlı köylü kadınların olgunluğuyla iç içe girmişti.