Batman`lı Mehmet Mehdi gülün izini sürmüştü yıllarca. Piya ise bulmuştu o gülü. Fakat savaşa kurban gitti ikisi de. Cephede başlayıp cephede bitmiyordu ki çatışmalar. Hayatların yanı sıra aşklar da soluyordu bu yüzden. Ömürler hiçe sayılırken, ölümler kutsanıyordu. Kiminin gülü kururken, kiminin kan bulaşıyordu perçemine.
Gülmek ile ağlamak arasında bocalanacak bir yerdi orası aslında. Kendine özgü insanları ve hayatlarıyla bambaşka bir diyar. Silah sesleri sokaklarda, evlerin yanı başlarında yankılanırken, unutuluşa terk edilmişti insanlar ve onların küçük öyküleri. Coğrafyaları yazgıları olmuş, yazgıları bıçak sırtında bilenmişti.
Bu kitap oradan geldi işte. Çatışmaların büyük gürültüsünde seslerini duyuramayan, daha doğrusu, böyle bir çabaya bile girişmeyen insanların öyküleri...