G. Orwell ve A. Huxley gibi yazarların öncüsü ve esin kaynağı olan Zamyatin, Onlar´dan çok daha önce yazdığı Biz ile totalitarizm tehlikesine işaret ederek, anti-ütopyayı radikal bir eleştiri silahına dönüştürülmüştür. Bütünlüklü, bitmiş bir topluma karşı olan Zamyatin Biz´ de, böylesi bir toplumun olumsuzluklarını anlatır. 26. yüzyılda geçen romanda insan doğadan ve kendi ´´ben´´ liğinden koparılmış, ´´Biz´´ leşerek teknolojiye ve bürotik devlete teslim olmuştur. Kişisellik yoktur... İnsanların adları değil, numaraları vardır. Saydam, cam duvarların arkasında yaşayan insanların her dakikası devletçe belirlenmekte, denetlenmektedir. Erkek ve dişi numaralar yalnızca, izin belgeleriyle önceden belirlenmiş sevişme saatlerinde birbirlerini ziyaret ettikleri zaman perdeleri indirme hakkına sahiptirler. Zamyatin ´´gerçek edebiyatın güvelinir ve gayretkeş görevliler tarafından değil, ancak aykırı ve asi rujlular, çılgınlar ve hayalciler tarafından gerçekleştirilebileceğini´´ savunarak resmi görüşlere karşı çıkmış, kuşağının en radikal isimlerinden bir olmuştur.