Zincirlerinden boşalmış global emperyalizm ve onun önderi ABD, sınırsız bir barbarlığın kapılarını açıyor. Amerikan ordusunun petrol alanlarını doğrudan denetimi altına aldığı, bölge ülkelerini silahsızlandırdığı bir askerî düzen, Orta Doğuya yerleştirilmeye çalışılan Pax Americananın ilk adımları sayılıyor. Siyonist proje ile uyuşan genel bir Lübnanlaştırma modeli temelinde, küçük devletler mozayiğine dönüştürülecek Orta Doğunun, kompradorlaşmayı kabulleneceği varsayımından yola çıkılıyor. İsrailin, emperyalist sermaye ile yerli işbirlikçi egemenlik düzenleri arasında aracı rolünü üstlendiği böylesi bir köleliğe; Arapların, İranlıların, Kürtler ve Türklerin boyun eğeceklerini düşünmek ise, emperyalist barbarlığın tüm beşerî birikimle bağlantısını kopardığını bir kez daha kanıtlıyor. Kompradorlaşma, koyu bir sefâlet, çürümüş sosyal düzenler, merhamet ve adâletten arındırılmış din, serbest piyasayı ilâhî bir güce dönüştüren yozlaşma temelinde Lâtin Amerikayı ABDye yakın, Tanrıya uzak kılan düzen Orta Doğuya yerleştirilmek isteniyor.
Barbarlığın Kaynağı: Petrol, tarihsel birikimin ışığında, sömürgeci ve emperyalist dinamikleri çözümlemeye mütevazi bir katkıdır. Araştırmacı yazar Suat Parlar, Petrolün Ekonomi Politiği, Vaadedilmiş Toprak: Orta Doğu ve Orta Doğuda Yeni Dünya Düzeni adlı kitaplarında biçimlendirdiği varsayımlara bu çalışmada yenilerini ekliyor.