Entellektüel birikimiyle, şair, romancı, filozof, ressam ve müsizyen Tagore, zengin ve kültürlü bir ailenin çocuğu olarak 6 Mayıs 1861´de İngiliz yönetimi altındaki Kalküta´da doğdu. Hayatın her anında insanlığın kardeşliğine inanan Tagore, 1915 yılında İngilizler tarafından kendisine verilen Sir asalet unvanını yine bu ülkenin Pencap´ta gerçekleştirdiği Amritsar Katliamını protesto etmek amacıyla 1919´da iade etti ve dünyevi kazanımların manevî değerlerin önüne geçemeyeceğini bir kez daha gösterdi.
1941´de ölen Tagore arkasında pek çok eser bıraktı. Bahçıvanda büyük aşkla sevdiği, ancak onu erken yasılabilecek yaşta kaybettiği eşinin kendisine vermiş olduğu ilham ile yazdığı şiirlerini bir araya getirmişti. Bu yönüyle Bahçıvan Tagore´un kabına sığmayan duygularının dışa vurumu mahiyetinde olup, Hint sanat ve düşüncesinin zirvelerinden biri olan yazarın en çok tanınan eserlerindendir.