Eski solcuların romanı, Ay Şarkısı. Her anlamıyla: Eskiden beri solcu olanlar, solculuğu eskide bırakmış olanlar ve gündüz businessman gece solcu sanat adamı olanlar... Özalın fazlasıyla münbit ve fleksibıl bir çocuk sözleriyle övdüğü danışman-reklamcı Semih; yardımcısı, bir sonraki kuşaktan, zaman zaman gündüzleri de solcu Altan; yıllardır gazeteden başka hiçbir şey okumayan, restore ettiği bir tarihî Rum evinde oturan, eski muhbirlerden mimar Tuğrul; muhbirliğe devam eden akademisyen Cahit...
Yeni hayatlar kurulmuştur ama, o eski şarkıların, o unutulmaz Ay Şarkısının hükümsüz kaldığı yerde, en ufak rüzgarla çöküp darmadağın olabilmektedir yeni hayatın insanları...
Gürsel Korat, Ay Şarkısında, iki kuşaktan insanların zaman içindeki yolculuklarını, dönemden döneme, mekândan mekâna sarsıcı sıçramalar yapan bir film kurgusuyla anlatıyor...