Ölümü unutmalı, yaşamaya bakmalı! Ölüm nasıl unutulur, biliyorsan eğer? Ölümü bildikten sonra nasıl yaşanır? Daha önce yaşıyor muydum? Bir soru. Daha önce yaşıyor muydum? Yaşıyor muydum? Peki, yaşamadan ölünür mü? Bir Soru Daha. Yaşamadan ölünür mü? Yüzeysel ilişkiler ve aşklarla tükenip biten bir ömür yaşanmış sayılabilir mi? Yaşamın kıyısında durup, yaşamın kendisini ıskalayıp yanı başından geçip gidebilir mi insan tüm yaşamı dışarıda bırakarak? Yaşanmayan hayatlar, erişilmeyene duyulan özlem, yarım kalan aşklar geçmişin birer yansıması olarak bugün de karşımıza çıkmaz mı durup dururken? Yaşam ırmağının akmadığını hissedince ölüm bir çözüm olabilir mi? 1984 Sait Faik Hikâye Armağanı`nı alan Akışı Olmayan Sular, Pınar Kür`ün öykücülüğünde önemli bir dönüm noktası...